Kendime Koçluk ™ Kütüphanesi / 079

Oğuz Demiralp – Kör Okur
Kendime Koçluk ® Kütüphanesi / 079 - Oğuz Demiralp - Kör Okur / s39

Kendime Koçluk ™ Kütüphanesi / 079

Oğuz Demiralp – Kör Okur / s39

Oğuz Demiralp

“Yaralar vardır hayatta, ruhu cüzam gibi yavaş yavaş ve yalnızlıkta yiyen, kemiren yaralar.”
 
Bu trajik tümceyle başlar öykümüz. Anlatıcı birinci tekil kişidir. Geçmişte böyle bir yara almış olduğunu ve aklında kalanları yazmak istediğini söyler. Anlatıcı “yoksulluk, miskinlik dolu bu aşağılık dünya” ile başı hoş olmayan bir kişidir. Başkalarıyla kendi arasında derin bir uçurum olduğu, düşüncelerini kendisine saklaması gerektiği kanısındadır.
 
Ancak, öbür yandan da bir korkusu vardır: kendi kendini tanıyamadan ölmek. Bu durumda anlatıcının kendi kendini tanımak üzere yazı işine giriştiği söylenebilirse “Okura ne gerek var? Önce yazsın, sonra kimse görmeden yaksın” tepkisini kışkırtabilir böyle bir yanıt.
 
Anlatıcı bizi meraka sokmadan neden yazmak istediğini hemen anlatacaktır: “Ve şimdi yazmaya karar vermişsem bunun tek nedeni, kendimi gölgeme tanıtmak isteğidir.” Biraz önce yazar kendi kendini tanımak üzere yazmak istediğini söylemişti. Öyleyse gölge kendisidir aynı zamanda. Ancak anlatıcıyla özdeş ve anlatıcının denetimi altında bir şeye benzemektedir bu gölge. “Duvardan doğru eğilmiş, yazdıklarımı oburca yutmak, yok etmek isteyen gölgem” der anlatıcı. Hasımdır, karşıttır, ayrıdır gölge. Anlatıcı da bunun bilincindedir. Yazarsa gölgeyle birbirini daha iyi tanıyabileceklerini düşünür.
 
Anlatıcı gölgesinden çekinmektedir belli ki, onunla iyi ilişkiler kurmaktadır. Anlatıcının bu çabası içinde, öykümüz ilerledikçe biz de gölgeyi daha yakından tanımaya çalışacağız elbette. Bu aşamada öyküye yönelmek daha doğru olacak. Anlatıcı geçmişte olmuş bir olayı anlatır bize.

Kendime Koçluk ® Kütüphanesine Geri Dön

Kendime Koçluk ® Anasayfa

Kurumsal Web Sitesi – Prokaryot.Com.TR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir